Bebek Bakımı Heyecanla beklenen doğum gerçekleştikten sonra anneler, bebeklerine nasıl bakmaları gerektiğiyle ilgili olarak yakınlarından ve arkadaşlarından gelen öneriler yüzünden ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Bu karmaşa bebek bakımında yanlışlara yol açabiliyor. Anne sütünün yetersiz olduğunun düşünülüp hemen mamaya başlanması: Yenidoğan bebeklerin daha iyi büyüyüp gelişmeleri, hastalıklardan korunmaları ve nöromotor gelişimleri için anne sütü büyük önem taşıyor. Hazırlanma ve saklanma sorunlarının olmayışı, ucuzluğu, istenilen her yerde verilebilmesi anne sütünün seçilmesindeki faktörlerden yalnızca bazıları.
Anne sütü ilk günlerde fazla miktarda salgılanmıyor. Fakat 3. gün ve 3. hafta da artış gözleniyor. Buradaki en önemli kriter, annenin emzirmek istemesi ve bebeğin emmesidir. Eğer bebeğin emmesini engelleyecek bir sorun varsa (dudak, damak yarağı gibi) anne çalıştığı için emziremiyorsa o zaman anne sütü sağılıp buzdolabında saklanabilir. Buzdolabından çıktıktan sonra oda sıcaklığına gelince bebeğe verilebilir. Eğer bebek düzenli takiplerinde iyi tartı alıyor ve günde en az beş kez idrar yapıyorsa anne sütü yetiyor demektir. İlave su veya mamaya pek gerek yoktur. Düzenli doktor kontrolünde olan bebeğe gerekirse bir doktor tarafından formül süt dediğimiz mama ilave edilir. Aylık kontrollerinde iyi tartı alan bebeklerin ilk 4-6 ayda yalnız anne sütü ile beslenmelerini öneriyoruz.
Bebekler doğdukları ilk günlerde daha sık emmek isteyeceklerdir. Her ağladıkça emmek istedikçe emzirilebilir. Emzirmenin 15 dakikasında bebek açlığının yüzde 70ini kapatacak kadar emer. Geriye kalan 10 dakika içinde hem keyif yapar, hem de kalan açlığını giderir. Bebekler uyuduklarında en geç dört saatte bir emzirilmelidirler. Bunun içinde yüzlerini ıslak bir mendille silerek, ya da kucağımıza alıp başını aşağıya eğip kaldırarak uyanmasını sağlayabiliriz.
İnek sütü proteinleri bebeklerin mide-barsak mukozasında alerjik etki yaratabileceğinden ilk bir yılda inek sütü önerilmiyor.
Bazı bebekler doğduğunda göğüsleri belirgin olabiliyor. Bu durumu gebelikte anneden bebeğe geçen hormonlar yaratıyor. Hiçbir şey yapmaya gerek yok, kendiliğinden geçecektir. Ancak bazı ailelerin ovuşturduğunu, ya da sıktığını görüyoruz. Bu enfeksiyona yol açabilir.
Fimosis dediğimiz üretra ağzının dar olmasıyla karakterize ve idrar yolu enfeksiyonlarına risk oluşturan bu durumda; eğer çocuk enfekte oluyorsa vakit geçirmeden sünnet yapılması gerekir. Sünnet düğünü yapılması gibi nedenlerle ertelenmemelidir.
Bebeklerde gözlerde kayma oluşması fizyolojiktir. Ancak üç ayını doldurmuş bir bebeğin şaşılığı devam ettiği, ya da aynı yöne baktığı farkedildiği durumlarda hemen göz muayenesi yapılmalıdır.
Çocuğun yattığı odada ve yanında içilmese bile yaşadığı evde içilmesi, çocuğun pasif içici olması için yeterlidir. Solunum yolları enfeksiyonları açısından çocuğu risk altında bırakır.
Güneş ışınlarının nispeten daha eğik geldiği sabah erken ve öğleden sonra şemsiye altında koruyucu şapka ile bebekler kısa süreli güneşe çıkarılabilir. Fakat en az 18-20 koruyucu faktörlü krem kullanılmalıdır. Yenidoğanların ve küçük bebeklerin fazla sıcakta susuz kalmamalarına özen göstermek gereklidir.
Bebekler annelerin içinde bulunduğu psikolojik ortamdan direkt olarak etkileniyorlar. Kendini huzurlu mutlu, güvende hisseden annelerin bebekleri de daha huzurlu ve sorunsuz oluyor. Yenidoğan döneminden itibaren onlarla normal konuşma diliyle konuşmak, dokunmak, okşamak yumuşak müzik dinletmekle yarın kendine güvenen sağlıklı bir erişkinin temelleri atılmış olur. Bu nedenle onların yanında anlamaz diye yüksek sesle konuşmak, kavga etmek ruh sağlıklarını olumsuz etkiler.
En sık dizden veya ayaktan kaynaklanır. İlk üç yaşta çocuklar içe basarak yürürler. Yürürken tutulma, koşarken düşme veya ağrı yakınması olursa bir ortopedistin muayene etmesi sağlanarak gerekli tedbirler alınmalıdır. Bu şikayetler yoksa üç yaşına kadar beklenmelidir.
Bebeklerin sadece görünen kulak kepçesinin içi temizlenmelidir. Kulak deliğinden içeriye pamuk, çöp veya başka bir madde yerleştirilerek temizlemeye çalışılmamalıdır.
Hastaneden çıktıktan sonra 7 veya 15 günde ilk doktor kontrolüne, daha sonra ilk bir yıl boyunca aylık, 1-2 yaş arasında 3 aylık, 2-3 yaş arasında altı aylık, 3 yaşından sonra da yıllık kontrollerle çocuğun büyüme, gelişme ve beslenmesi, aşıları takip edilerek ortaya çıkan sorunlar çözümlenmeye çalışılır. Aileler bazen yanlışlıkla aşıdan aşıya çocuklarını doktora götürüyorlar. Bu, doğabilecek sorunların atlanmasına neden olabilir.
Bebeklerin giysileri mevsimine göre pamuklu veya yünlü kumaştan, ısı alışverişini sağlayabilen, terletmeyen, teri emebilen özellikle olmalıdır. Aileler bazen yanlışlıkla çocukları üşümesin diye kat kat giydirebiliyorlar. Oda sıcaklığının 22-24 derece olduğu durumlarda normal giyinik bir bebek üşümez. Yenidoğanların ısı regülasyonları tam gelişmediği için oda sıcaklığının 24-26 derecede olmalıdır. Gereğinden fazla giydirilen süt çocuklarının solunum yolları rahatsızlıklarına yakalanma riskleri artar. Yazın ince bir body üzerine yine ince pamuklu penyeden yarım kollu, bacaklı tulum, penye çorap ve başına da gölgelikli bir şapka yeter.
Eski bildiklerimizin tersine, bugün bebekleri sırt üstüne yatıralım diyoruz. Daha önce yüzü koyun yatan bebeklere göre ani bebek ölümü sendromunun daha az rastlanması nedeniyle daha güvenli ve sağlıklı olduğu için tercih ediyoruz. Bebekler beslendikten sonra bir miktar kusabilirler, o yüzden gazı çıkarılmadan yatırılmamalı ve uyuma saatinde de yatağına yatırılırak kendi başına uyuması beklenmelidir