Bebeğinizin sağlığı için anne sütünün önemini biliyoruz. Bu amaçla uzman personelimiz ve donanımızla hem doğumdan hemen sonra hastanemizde hem de ev ziyaretleri programları ile hastane sonrasında size gereken her türlü desteği verebilmek için çalışıyoruz.
Yeni doğan bebeklerin sağlıklı gelişimleri için ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeleri gerekir. Bu nedenle Polatlı Can Hastanesi olarak, Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ), UNICEF ve T.C. Sağlık Bakanlığınca onay verilen “ on öneri ” ve anne sütü mamullerinin pazarlaması ile ilgili uluslararası yasa doğrultusunda ve uluslararası akreditasyon standartlarını esas alarak emzirme politikasını benimsedik.
Bu amaçlar doğrultusunda:
Gebelik dönemi boyunca annenin memeleri, doğacak bebek için dünyadaki en uygun sütü üretecek ve kullanmaya hazırlayacak bir fabrika haline gelir. Meme başının etrafındaki deriden yağlı bir madde salgılanmaya başlar. Bu doğal madde, emziren annenin meme ucunu çatlaklardan korur. Bu nedenle meme başını çatlaklardan korumak yada temizlemek için meme başına karbonatlı su, sabunlu su, krem sürmeye gerek yoktur. Hatta bunları sürerken yağlı madde de silinecek ve meme başında çatlaklar daha kolay oluşacaktır.
Gebelik sırasında meme ve meme başına özel bakım uygulamak gereksizdir. Ancak memelerde büyüme olacağı için daha büyük beden sütyen kullanmak yararlı olacaktır.Doğum sırasında memeler bebek için ilk besin olacak ilk sütü salgılamaya hazırdır.
Memede süt üreten hücre kümeleri vardır. Hücrelerden toplayıcı kanallara taşınan süt meme ucuna yakın süt havuzuna gelir. Memem ucunda kanallar daralarak birleşir. Süt meme ucundaki deliklerden dışarıya akar.
Doğumdan sonra gelen sarı süte ağız/ klostrum denir. Bebeği hastalıklardan korur. İlk sütün miktarı az olmasına karşın ilk günlerde bebeğin beslenmesi ve bağırsakların çalışması için yeterlidir.
Memedeki süt yapımını sağlayan madde annenin beyninden salgılanan prolaktin adlı bir hormondur. Gebeliğin sonlanması ile vücuttaki gebelik hormonları azalır ve prolaktin salgılayan bezler uyarılır. Prolaktin salgısı doğumdan sonra bazı annelerde hemen bazılarında 4 gün içinde artmaya başlar.
Kan damarları, memede süt yapımı için gereken maddeleri süt hücrelerine taşır. Prolaktin etkisiyle memeler sütle dolar. Bu sürede memede kan damarları daha çok kan taşır ve memeler sıcak ve sert olur. Süt akmaya başlayınca ve bebek emmeyi öğrendikçe memedeki gerginlik azalır, anne de rahatlar.
Bu olaylar sırasında anne ve bebek zorluklarla karşılaşabilir.İlk günlerde anne ve bebeğe, yardım ve destek gerekebilir.
İlk sütün sarımtırak renkte olmasına karşın olgun süt , beyaz ve inek sütünden daha sulu görünümdedir, rengi mavimsi bile olabilir. Bebek büyüdükçe anne sütünün rengi değişir. Bunun nedeni bebek büyüdükçe ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde sütün içeriğinin değişmesidir.
Süt yapılır yapılmaz memeden dışarı salınmaz, süt akması için bebeğin emmesi gerekmektedir. Bebeğin etkin emmesi için memeye iyi yerleştirilmesi ve memeye iyi kavraması çok önemlidir. Bebek emerken, meme başındaki sinirlerden, başka uyarılarda çıkar ve bu uyarılarla annenin beyninin başka bir bölümünden oksitosin adlı bir diğer hormon salgılanır.
Oksitosin süt adacıklarının etrafındaki küçük kasları etkiler. Bu etki ile kaslar kasılır ve süt, süt adacıklarından meme başındaki kanallara taşınır. Bebeğin emmesi ile meme ucunda bulunan 10-15 delikten süt dışarıya akar. Her iki meme aynı anda çalışır. Bebek bir memeden emerken, diğer memeden süt damlayabilir.
Bebek emmeye başladığında, ilk önce meme başının hemen arkasında bulunan süt havuzundaki birikmiş sütü alır. Bu süt hemen tükenir. Süt akımının devamı için oksitosin salgısının uyarılması gereklidir.
Memede süt yapımı ve yapılan sütün meme ucuna ulaşması bebeğin her iki hormonun yapımını uyaracak kadar kuvvetli ve etkin emmesi ile gerçekleşir. Bunun için bebeğin sık aralıklarla ve uygun bir biçimde memeye yerleştirilmesi ve bebeğinde meme başını iyice kavraması gerekir.
Bazı annelerin sütleri bebek emmeye tutulur tutulmaz akmaya başlar. Emzirmeyi düşünmek bile beyni uyararak sütün akmasına neden olur.
Emzirmede bebeğin ağzı annenin meme ucu çevresini sıkıştırır. Bu baskı ile uyarılan sinirler beyinde prolaktin yapımı ile ilgili görevli olan bölgeye uyarılar götürürler. Bu uyarılar prolaktin salgılanmasını başlatır. Ne kadar çok uyarı iletilirse o kadar çok prolaktin yapılır.
Bebeğin her emmesinde sinirler yoluyla gönderilen uyarılar annenin beynine iletilir. Beyinden prolaktin salgılanarak memeye kan yoluyla iletilir ve memede süt yapımı uyarılır.
Emzirmeye doğumdan hemen sonra kendinize gelir gelmez başlamanız gerekir.
Doğumdan sonra ilk birkaç gün içerisinde gelen koyu süt bebeğe mutlaka verilmelidir.
Ağız sütü bebeğin büyümesine ve hastalıklara karşı koruyucu madde almasına yardımcı olur.
Doğumdan sonra 1-2 gün süt gelmese bile mamaya geçilmemeli, biberon verilmemeli, bebek emzirilmelidir.
Bebek sık sık memeye tutulunca 3-4 gün sonra bile süt gelebilir. Yenidoğan ve sarılığı olan bebekte de emzirme sürdürülmelidir. Yalancı meme verilmemelidir.
İlk günlerde bebeği yatarak emzirmek anne için daha rahat olabilir. Bu durumda bebek yan yatmış olan anneye dönük yatırılır. Anne serbest kolu ve eli ile bebeği memesine yaklaştırabilir. Annenin ve bebeğin arkasının birer yastıkla desteklenmesi bebeğin yerleşmesine yardımcı olur.Eğer anne oturarak emziriyorsa, dik oturmalı veya hafifçe eğilmeli, ancak kucağı düz olmalıdır. Bunun için gerekirse ayaklarının altına bir tabure konabilir. Bebeği rahatça tutması için annenin kucağına da yastık konulabilir.
Bebek ağzını iyice açarak ve dilini hareket ettirerek emer. Bebeğinizi yavaşça memeye yaklaştırınız, ağzını meme başına dokundurunuz. Emzirmenin başlangıcında anne meme ucunda acı hissedebilir. Ancak emzirme süresi boyunca meme ucunun devamlı acıması bebeğin memeyi doğru kavramadığını gösterir. Meme ucunda acı duyulmasının nedeni, bebeğin dilini meme yerine meme ucuna karşı hareket ettirmesidir.
Ağız yeterince açılmamışsa, dil meme ucuna sürtünerek zedelenmesine yol açacaktır. Bebek emdikten sonra doymuş görünmüyorsa, memeyi kavramasında sorun var demektir. Bebeğin süt ile dolu kanallara ulaşabilmesi için ağzını iyice açması gerekir.
Eğer bebek memede uygun biçimde tutulmuyorsa iyi ememez ve annenin meme başları zedelenip acıyabilir.
Bebeğin iyi emmesi için ağzıyla yalnız meme ucunu değil, etrafındaki kahverengi alanı da kavraması gerekir. Bebek emmeye yaklaştırılırken, ağız mümkün olduğunca açık olmalı ve çene memeye dayanmalıdır. Bebeğin ağzını iyice açması için meme ucunu bebeğin alt ve üst dudaklarına değdirmelidir.
Eğer bebek memeyi doğru olarak kavramışsa her emme işlemi sırasında çenesinin, bazen de kulaklarının hareket ettiği görülür. Bebek sürekli emmez. Kuvvetli emme hareketlerinden sonra kısa dinlenme aralıkları olur.
Emerken şapırtı sesi duyulması yada yanakların içeri çekilmesi genellikle bebeğin yalnızca meme ucunu emdiğini ve ağzıyla yeterince meme dokusunu kavramış olduğunu gösterir.
Klasik beşik tutuşu: Bu pozisyonda sırtınızı destekleyen rahat bir koltuğa oturunuz. Memenizi elinizle C şeklinde tutarak destekleyiniz. Bebeğinizin yüzü, karnı ve dizlerini size dönük biçimde midenize dayayınız. Bebeğinizin başı, dirseğinizin çukur kısmında bulunmalıdır. Kolunuzun yorulmaması için gerekirse yastıkla destekleyiniz.
Futbol tutuşu: Bebeğinizin bacaklarını koltuğunuzun altından sarkıtınız. Bebeğinizin başını elinizle destekleyiniz, gerekirse elinizin altına bir yastık koyunuz. Bu tutuş memenizin kontrolü ve bebeğinizin emişi açısından kolaydır.İkiz bebeği olan anneler için idealdir.
Çapraz beşik tutuşu: Bebeğinizi, emzireceğiniz memenin aksi tarafındaki kolunuzun içine yatırınız. Bebeğinizin vücudu size dönük ve meme hizasında olmalıdır. Bu şekilde bebeğinizin başını daha rahat kontrol edersiniz.
Yatarak emzirme: Hafif yan yatar biçimde sırtınızı ve omuzunuzu bir yastıkla destekleyiniz. Kolunuzu bebeğinizin başının arkasından geçirerek onun vücudunu, diğer elinizle de memenizi destekleyiniz. Bebeğinizin sırtına bir yastık koyunuz, ağzı meme ucuna gelecek şekilde yanınıza yatırınız.
Bebeğinizin sağlığı ve mutluluğu için onu ilk 6 ay sadece anne sütü ile besleyiniz. 6 aydan sonra, bebeğiniz 2 yaşına gelene kadar uygun ek besinlerle birlikte, emzirmeye devam edebilirsiniz. Anne sütü bebek için gerekli tüm besinleri ve suyu yeterli miktarda içerir. Çok sıcak havalarda bile anne sütü bebeğinizin susuzluğunu giderir. Bebeğe su verilecek olursa, bebeğin midesi su ile dolacağından anne sütü almak istemeyecektir. Bunun sonucu olarak da bebek memeyi daha az emecek ve memede süt yapımı azalacaktır.
Bebek ne kadar çok emerse, anne o kadar çok süt üretir.
Her emzirmede ilk gelen süt daha az yağ içeren ‘ön süt ‘tür. Bebek emmeyi sürdürdükçe sütün bileşimi değişir, yağ miktarı artar. En fazla yağ içeren süt, emzirmenin sonunda salgılanan süttür. Buna ‘son süt ’denir. Bebeğin hem ön sütüne hem de son süte ihtiyacı vardır.
Son sütteki yağ inek sütündekine benzemez. Daha hafiftir ve sindirimi daha kolaydır. Bu yağ bebek için çok değerli bir enerji kaynağıdır. Bebeğin tokluk duygusu oluşur ve yeterli kilo alması için bu yağın sağladığı enerji ihtiyacı vardır.
Bebek memeye doğru yerleştirilip doyana ve memeyi kendisi bırakana kadar memede tutulursa, hem ön sütü hem de son sütü alır. Bebek daha emmek istiyorsa ikinci memede verilebilir. Eğer bebek bir meme ile beslenmiş ise, bir sonraki emzirmede diğer meme verilmelidir. Bu arada emzirme sonrası kalan sütün sağılması uygundur. İki meme verilmişse bir sonraki öğüne son verilen taraftan başlanmalıdır.
Bir çok bebek ,tek memeyi 5-10 dakika emmekle doyar ve uyur. Bazı bebekler ise 20-30 dakikadan önce memeyi bırakmazlar.
Beslendikten sonra bebeği 10-15 dakika dik tutmak gaz çıkarmasına yardımcı olur. Bebek memede uyumuş ve rahat görünüyorsa gaz çıkarmaya gerek yoktur. Bebek huzursuzsa, kucakta dik durumda sırt sıvazlanarak gaz çıkarmasına yardımcı olunabilir.
Meme başındaki doğal yağlar ve süt meme başını koruyucu niteliktedir. Anne sütü bebeği hastalıklardan koruyucu bir çok madde taşıdığı için bu yolla mikrop bulaşması zordur. Bu nedenle memeyi her emzirmeden önce temizlemeye gerek yoktur. Emzirme dönemi boyunca günde 1-2 kez kaynatılıp ılıtılmış suyla meme başını silmek yeterlidir.
Bu dönem içinde memeleri karbonatlı su veya sabun ile temizlemek cildin kurumasına ve çatlakların oluşmasına neden olacağı için kesinlikle önerilmemektedir.
Her emzirme başlangıcında öncelikle eller çok iyi yıkanmalıdır. Bebek memeyi bıraktıktan sonra ise anne sütünün birkaç damlasını meme ucuna ve etrafına sürerek meme ucunun yumuşak kalmasını sağlayabilir.
Emziren annenin salgıladığı sütteki enerjinin büyük bir kısmı yediklerinden sağlanır. Annenin aldığı enerji tam olarak süt enerjisine dönüşememekte, vücut dokuları da bir miktar harcanmaktadır. Diyetin sağladığı enerjinin %80 oranında süt enerjisine dönüştüğü kabul edilir. Sağlıklı bir annenin günde ortalama 700-800 ml süt salgıladığı esas alındığında emziren annenin günlük ortalama enerji gereksinmesine 750 kalori ek yapılmalı. Bu miktarın 500 kalorisi annenin yediklerinden sağlanırken 250 kalorisi gebelikte depolanan yağlardan karşılanır. Bu da emziren anneleri gebelik sırasında aldıkları fazla kiloların enerjiye diğer annelere göre daha hızlı dönüşmesinin sebebidir. Emziren annelerin diğer kadınlara göre besin gereksinimi daha fazladır.
Emziklilik için, emziren annenin özelliklerine göre bir beslenme ve diyet uzmanı tarafından anne ile birlikte hazırlanan, başta doğal besin kaynaklarından sağlanan sağlıklı, yeterli ve dengeli bir beslenme programına besin öğeleri ilave edilmelidir. İyi ve doğru planlanmış bir beslenme, hem annenin sağlığının korunmasına ve kilo kontrolünün sağlanmasına, hem de bebek için daha fazla ve kaliteli süt üretimine yardımcı olur.
Emziren anneler eski vücut ağırlıklarına dönmek için acele etmemeliler. Bu süre 6 ay ya da daha fazla sürebilir. Emziren annelerin eski formlarına dönmeleri, emzirmeyen annelere göre daha kolay olacaktır.
Gebelik sırasında önerilenden fazla kilo alınmışsa her ay 2 kilo kaybetmek normaldir. Ayda 2 kilodan fazla ağırlık kaybı doğru değildir. Hızlı kilo vermeyi vadeden diyet ve ilaç uygulamalarından kaçınılmalı. Emzirme döneminde düşük kalorili bir zayıflama diyeti yapılmamalı. Fakat lokum, şerbet gibi tatlı ve unlu, yağlı ve şekerli kalorisi yüksek besinleri aşırı yememeğe dikkat edilmeli. Bu besinler süt yapımına yardımcı olmaz, sadece kilo alınmasına yardımcı olur. Şekerli gıdalar süt yapmaz ama kilo yapar. Halk arasında süt yapsın diye Anneye bol bol şerbet, süt, yulaf, tahin helvası, pekmez, baklava gibi tatlılar yedirilir. Bunların sütü arttırıcı hiç bir etkisi olmaz. Sütü arttıran en önemli besin sudur. Günde en az 2,5-3 litre su içilmelidir. Çünkü sütün önemli bir kısmı sudur. Emziren anneler öğün atlamamalı ve her öğünleri tüm besin gruplarını içeren dengeli bir mönüden oluşmalı. Günde 3 ana ve en az 2-3 ara öğüne yer verilmeli. Ayrıca süt verirken sigara ve alkol içilmemeli. Çay ve kahve gibi içeceklerin tüketimi oldukça sınırlanmalı. Çay ve kahve yerine ıhlamur, rezene, papatya gibi bitki çayları, tercih edilmeli. Her emzirme saatinde sıvı alınmalı.
Sütün elle sağılmasını tüm annelerin bilmesi gerekir. Birçok durumdalar da sütün sağılması gerekebilir.
Sütün Sağılması Şu Durumlarda Yararlıdır;
Anne çalışıyor ise;
Elle boşaltma, süt sağmak için en iyi yoldur. Alet gerektirmez ve her yerde, her zaman yapabilir. Sütün sağılacağı kabın temiz olması gerekir. Bunun için geniş ağızlı bir fincan veya bardak seçilir. Kap su ve sabun ile yıkanır, daha sonra kaynatılır yada kaba kaynar su konur ve birkaç dakika bekletildikten sonra boşaltılır. Kaynar su mikropların çoğunu yok edecektir.
Sağma işlemi sırasında parmak hareketleri yuvarlama şeklinde olmalı, parmaklar ile meme derisi ovuşturulmamalıdır. El meme etrafında döndürülmeli, masaj koltukaltı da dahil olmak üzere tüm memeye uygulanmalıdır. Memeleri elle sağarak boşaltma süresi yaklaşık 20-30 dakikadır. Sıcak ıslak havlu, sıcak duş alma, öne doğru eğilerek memeleri hafifçe sallama süt akımını kolaylaştırır. Öne doğru eğilmek alt bölgenin de boşalmasını sağlar.
Başarılı emzirmenin yapılamadığı her türlü durumda, anne sütü yerine başka formül sütler kullanılmadan anne sütüne devam edilmelidir. Anneden ve bebekten kaynaklanan her türlü emzirme-emme probleminde bir elektrikli pompa kiralanması tavsiye edilir. Her iki memenin aynı anda sağılabilmesi ve sürenin yarıya indirilebilmesi için çift pompalama tertibatı olanı seçilebilmelidir.
Hastane tipi elektrikli pompalar bebeğin emme hareketini hem basınç,hem ritm olarak en iyi taklit eden pompalardır.
Emzirme önemli bir süre ertelenecekse (erken doğan bebeklerde olduğu gibi) veya bebekten düzenli olarak ve uzun periyotlarla uzak kalınacak ise en uygun seçenektir.
Bu pompalar pahalıdır. Fakat haftalık,aylık veya uzun süreli kiralanabilir. Sütün sağılması her seferinde her göğüs için 15’ er dakika olmalıdır.
Küçük el tipi pilli veya elektrikli pompalar, bebeğinden sadece çok kısa bir süre için ayrı kalacak annenin ihtiyacını karşılayabilir.
Piyasada değişik tip ve kalitede ürünler bulunur. Pompa satın almadan önce, daha önce el pompası kullanmış biriyle konuşulmalı yada hangi tipin seçileceği emzirme uzmanına danışılmalıdır.
Annenin hasta olup emzirmeyi kesmesi, bebeğin hasta olması, bebeğin yapay beslenmeye geçiş yapması gibi nedenlerle annenin sütü azalmış ise artırmaya ihtiyacı vardır, tekrar başlamak isteyebilir. Emzirmeye tekrar başlama durumuna Relaktasyon ( tekrar emzirme )denir. Bundan sonra anne bebeğini çok sık emzirmeli, diyetine çok dikkat etmeli, bol sıvı almalı ve her şeyden önce emzirmeyi çok istemelidir. Bebeğin emmeye başlamasından birkaç gün sonra annenin sütünde düzenli artış görülecektir.